2012 yılında piyasaya çıkan Diablo 3, serinin istikrarlı yükselişinin bir parçası olması gerekirken beklenen coşkuyu yakalayamamıştı ve bunun pekçok sebebi vardı: Jenerikleşen dünya tasarımı, kolaylaşan oyun mekanikleri, paraya bağlanan öğelerin artması… Tüm bunlarla birlikte Diablo serisi Blizzard’ın askısında yıllarca beklemek durumunda kaldı. Arada Diablo İmmortal gibi bir mobil oyun çıksa ve başarılı kabul edilse de yeni bir ana oyun için 11 yıl beklememiz gerekecekti. Ve bugün o gündeyiz. Diablo 4 nihayet karşımıza çıktı ve görüyoruz ki bu 11 yıl Blizzard’a yaramış.
Serinin köklü bir hayranı değilim. İkinci ve üçüncü oyunları fikir sahibi olacak kadar oynayıp bırakmış bir insanım. Fakat pekçoğumuz gibi Diablo 4’e ayrı bir heyecan beslemeden de duramadım. Zira yıllar içinde gösterilen fragmanlar ve geçtiğimiz aylarda erişebildiğimiz beta süreci göstermişti ki izometrik aksiyon RPG’lerin atası görkemli bir geri dönüş yapmaya hazırdı.
Her şeyden önce atmosfer
Diablo 4’ün ana odağına aldığı ilk meselenin ne olduğunu oyuna başladığınız ilk andan itibaren fark etmeniz işten bile değil. Sanctuary adı verilen çarpık evrenini olabilecek en çekici şekilde sunmaya çalışıyor oyun. Bunaltıcı olduğu kadar içine çeken izometrik dünya tasarımını gizemli sinematikler ile destekliyor ve tekrar tekrar dinleyeceğimize emin olduğumuz soundtrack ise maceramız boyunca bizi yalnız bırakmıyor. Ortada saatlerce gezmek ve her yol ayrımını keşfetmek için yeterli hevesi bize aşılayabilen bir açık dünya var.
Asıl mesele bu dünyayı nasıl doldurdukları tabi. Geliştirici ekip piyasanın en iyilerinden dersler çıkarmayı başarmış ve bu etkileyici dünyayı dolu dol etkinliklerle döşemiş. Ne gibi? Çeşitli kasabalarda halkın dertlerine kulak verebilirsiniz. Sınıfınıza özel dungeonları tamamlayabilirsiniz. Rastgele karşınıza çıkan etkinliklere katılabilirsiniz. Sadece ana hikayeyi takip edip Lillith’in izini sürebilirsiniz. Ve tabi tüm bu içeriklerden ilginizi çekenlerle yola devam etmek size kalmış. Diablo 4 ne yapacağınız konusunda size yön vermekte ısrarcı değil. Ki iyi bir açık dünya tasarımından da bunu beklersiniz.
Kim olmak istiyorsun?
Diablo 4 şimdilik 5 karakter sınıfı barındırıyor. Rogue, barbarian, sorcerer, necromancer ve druid. Diğer yandan seçtiğiniz sınıfta takip ettiğiniz yetenek kombinasyonu da sizi kendi sınıfınızın diğer alternatiflerinden ayırabiliyor. Bu konuda çeşitlilik gözetilmiş. Bütün yetenek puanlarını makul bir ücret karşılığında yeniden dağıtabiliyor olmanız da karakterinizi sürekli güncelleyebilmenizi sağlıyor.
Diablo 3’ün aksine bu sefer normal zorluk da gayet zorlayıcı olmuş. Haliyle elinizdeki 6 yeteneği stratejik dizmeniz ve bir mevzuya girdiğiniz anda bu yetenekleri doğru zamanlamalarla kullanmanız önem kazanmış. Önünüzdeki rastgele varlıklara rastgele ışıklar attığınız klasik hack and slashlerin yerine takip edilebilir bir combat sadeliği tercih edildiği için bu zamanlamaları hesaplamak ve kendi karakterinize ait stratejiler geliştirmek pratik bir hal almış.
Bir süre daha buradayız
Diablo oyunlarının her zaman campaign bittikten sonra başladığını söylerler. Blizzard’ın da oyuna uzun bir ömür biçtiği her halinden belli. Season passler, yeni içerikler ve etkinlikler ile oyunu güncel tutmak isteyeceklerdir. Serinin köklü hayranlarının daha uzunca süre buralarda olacağı aşikar. Diğer yandan oyun döngüsü yeni oyuncuyu da bu sürece kolayca dahil edecek şekilde tasarlanmış. ”İlk karakterimle hikayeyi bitiririm. Sonra yeni sınıfla campaigni geçerek direkt karakter kasmaya başlarım. İçerik geldikçe de geri dönerim.” gibi bir plan hiç de olağan dışı değil.
İyi güzel ama bu oyunu nasıl oynayacağız? En iyi senaryoda Microsoft tüm dünyayı ikna edip Blizzard’ı satın alabilecek, oyunu Gamepass sistemine dahil edecek ve uygun bir fiyata oynayabileceğiz. Ama o güne kadar akıl uçuklatan fiyatıyla Battle.net’de beklemeye devam edecek gibi görünüyor.
Son söze gelecek olursak Diablo 4; kusursuza yakın açık dünyası ve sizi kendine bağlayan oyun mekanikleriyle serinin ihtiyaç duyduğu taze kanı vermiş. Yıllar boyunca eklenecek yeni içerikler için de harika bir başlangıç noktası görevi görmüş.
2023 güzel oyunlar getirmeye devam ediyor.
